Sayın Başbakan,

Öncelikle kurultaydaki başarınızdan dolayı tebrik ederim. Önemli bir oran ile artık UBP’nin sadece Genel Başkanı değil, liderisiniz.

Eminim siz de bizim gibi yorgunsunuz ve uykusuzluğunuzu hala atabilmiş değilsiniz, çünkü hayat kurultay bitse de devam ediyor ve öyle doyasıya dinlenmeye de cevaz vermiyor.

Siz, “Benim enerjim var, bu ülkeyi düzelteceğim, o nedenle görev istiyorum” dediğiniz için bu konuda şikayet etmeye, ya da yorgunum demeye hakkınız olmadığını söylememe gerek yok.

Sayın Başbakan,

Artık güç elinizde. Et de sizde bıçak da sizde! Ne kurultay dengesi var, ne de birini memnun etmek gibi bir gaileniz... Artık o keskin bıçağı elinize alıp, doğrama işlemine başlama vaktiniz gelmedi mi?

Bu bıçağı nereye doğru sallayacağınız ve neyi keseceğiniz, kimin kellesini alacağınız ile ilgili kılavuzunuz ise tek bir şey olmalı. O da liyakat!

Efendim… Bu ülke iki eli ile bir gözünü çıkarmaktan aciz bürokratlardan yeteri kadar çekmedi mi? Pekala olması gereken bir işi, ‘bu olmaz efendim’ diyerek nasıl olmayacağını anlatmak için canını dişine takan bürokrasinin yurttaşın canını ezdiği yetmedi mi?

Makama geldiği andan itibaren devleti ve vatandaşı değil, görev bittikten sonraki mali durumunu düşünenlerden bıkmadık mı daha Sayın Başbakan.

Sizin, vatandaşın derdine çare olsun diye atadıklarınızın liyakat yoksunlukları nedeniyle bütün işlerin yine size gelmesinden ve kapınızda canından bezmiş vatandaşın beklemesinden usanmadınız mı?

Size şikayet mesajları yerine, teşekkür mesajlarının gelmesini istemez misiniz?

Bence artık çift tarafı kesen ve keskinliği ile samuray kılıçlarına dur şurada diyen o liyakat bıçağını elinize alma vakti geldi.

Şimdi kim sizi yavaşlatacaksa, kim yarım kalan projelerin yanı sıra yeni ve büyük projelere bu ülkenin kavuşmasına engel olacaksa kellesini alın.

Yeni bir takım kurun. Başarılı olmak için aç, kendini yetiştirmiş, yanlış işe yanlış demekten korkmazken, doğru işe de kendi işi gibi sarılabilecek, hakkı olandan fazlasına el sürmeyi ayıp sayan insanları bulun. Ülkede kafası çalışan çok... Ülke dışındaki insan kaynağımız olağanüstü mesela. İllaki memur olacak, şu baremde olacak saçmalığını da değiştirin artık. Kamu reformu ise kamu reformu... 

Denetim mekanizmalarınızı yenileyin mesela. Halkın güvenini kazanmışlardan oluşturun ki vatandaş, yapanın yanına kar kalmayacağını görsün.

Korkmayın sayın Başbakan. Üç yıl boyunca parti içinde kimse size dokunamaz. Liyakat bıçağınızı kullanmanıza kimse size engel olamaz.

Artık güç sizde! Amasız, fakatsız liderliğinizi perçinlediğinizi yazmıştık. Şimdi o liderliği göstermek, sadece UBP’lilerin değil, tüm KKTC’nin Başbakanı olduğunuzu göstermek, projeler başlatmak, üç yıl içinde onları tamamlamak, hayatı kolaylaştırmak ve devleti yeniden vatandaşlarına sevdirmek gibi bir göreviniz var.

Bu görevinizi liyakatsizlerle, elifi görüp mertek sananlarla, bir kalbur samanı iki eşeğe bölemeyenlerle, eli işte gözü oynaşta olanlarla, beyliği aldığı gün babasını kesenlerle ve tavukları bekleyen tilkilerle yapamazsınız.

Vurun liyakat bıçağını, liyakatsiz kelleler uçup gitsin!