Gültekin ile sanırım 3 yıl önce Edmonton'da buluşup bir kahve içmiştik. İngiltere çapında dev bir şirket olan Star Catering'i yaratan iki ortaktan birisiydi.
FARUK ESKİOĞLU / LONDRA
Dostlar Kıbrıs Baf kökenli olan yaşamını Londra’da sürdüren Altan Gültekin'i yitirdik. Türkiye'de Karadeniz turunda kalp krizi geçirerek Ankara’da Başkent Üniversitesi Hastanesi’ne kaldırılan ve yaklaşık 7 haftadır tedavi gören Gültekin ne yazık ki 22 Temmuz'da yaşama gözlerini yumdu. Gültekin'in cenazesi Londra'ya getirilerek toprağa verileceğini öğrendim.
Gültekin ile sanırım 3 yıl önce Edmonton'da buluşup bir kahve içmiştik. İngiltere çapında dev bir şirket olan Star Catering'i yaratan iki ortaktan birisiydi. Her öğleyin işçileriyle birlikte şirketin kantininde yemek yerdi. Bir kaç kez de kantin ziyaretinde sohbet etme şansım olmuştu. Edmonton sohbetinde "Star catering"i satmaktan memnun olduğunu, bundan sonra gönlünce yaşayacağını, ertelediği şeyleri yapacağını söyleyen Gültekin, toplumdaki emeklilik yaşındaki işkoliklere aynı şeyleri yapmasını önermişti. Gültekin dostumuzun yaşama erken vedası ne kadar haklı olduğunu gösterdi.
Türkiye ve Kıbrıs'tan İngiltere'ye 150 yıllık göç serüvenini anlattığım Londra'da Bizim'Kiler kitabımın 3'üncü cildinde toplumda iz bırakan 100 isim arasında yer verdiğim Gültekin'in ailesi ve sevenlerinin acısını paylaşıyorum. Gültekin'in 2017’de kaleme aldığım kitaptaki biyografisi şöyle dostlar:
Altan Gültekin, İngiltere’de “catering” sektörüne ürün sağlayan en büyük 10 şirketten biri olan “Star Catering Supplies Ltd”nin sahiplerinden. 15 yaşında Kıbrıs’ta mücahit olan Gültekin, 1970’de geldiği Londra’da bulaşıkçılıkta başlayarak patronluğa uzanan öyküsüyle toplumun sektörde yoğunlaşmasının en yakın tanıklarından...
Altan Gültekin, 1948’de Lefkoşa’da İngiliz yönetiminde polis olan bir baba ve ev kadını bir annenin 4 çocuğundan ilki olarak doğar. Haydarpaşa Lisesine yazıldığı 1963’te olaylar patlak verdiğinde Beş Parmak Dağları’nda mücahit olur. “Haydarpaşa Ortaokulu yeniden kışlaya dönüştürülmüştü” diyen Gültekin, 6 ay sonra okula “mücahit-öğrenci” olarak döner ve liseyi 96 not ortalamasıyla bitirir. Amerika’nın Ada’daki 8 Rum ve 4 Türk öğrenciye verdiği American Field Service bursunu kazanmasına rağmen bağlı bulunduğu mücahit birliğinin izni olmadığı için gitmez. Ortaöğrenim yıllarında İngilizce, Almanca ve Rumcayı öğrenir.
1968’de Ankara ODTÜ psikoloji bölümünü kazanır. Mücahitlik bursu ile başladığı ODTÜ’de 68 kuşağı devrimcileriyle tanışır ve Amerikan büyükelçisinin otomobilin yakıldığı olay da dahil pek çok eyleme tanık olur. Üniversitede eğitimin sürekli kesintiye uğramasından dolayı 1970 ortalarında Almanya Münih’e gider ve 3 ay inşaat işinde çalıştıktan sonra Londra Stoke Newington’da yaşayan teyzesinin yanına gelir. İlk işi akıcı ve aksansız bir İngilizce için kursa yazılmak olur. Wood Green’de bir Wimpy’de bulaşıkçı olarak başladığı işte, garsonluk ve ileriki yıllarda da menajerlik yapar...
1972’de East London College’de ekonomi ve finans yönetimi bölümüne girer. 1976’da Kıbrıs kökenli Gönül Mustafa ile evlenir, 1980’de Yeliz ve 1983’de de Filiz doğar...
1979’da kendi işini kurmaya karar verdiğini belirten Gültekin o günleri şöyle anlatıyor:
“Kıbrıslı arkadaşım Altan Münir ile piyasadaki boşluğu araştırdık. İngiltere’de ‘Fast Food’ henüz yeniydi ve gelişme vadediyordu. Haringey’de Whiteman Road’da 3-4 çalışanı olan Star Catering’i kurduk. Önceleri restoran ve cafêlere toptan ürün dağıtımı yapıyorduk. İşimiz çabuk büyüdü. 1983’te Tottenham’da büyük bir yere geçtik ve burgerleri kendimiz üretmeye başladık. Chingford’da da dağıtım merkezi kurduk. Bununla da yetinmedik Starburger cafêleri açarak franchise vermeye başladık. 1996-7 yıllarına gelindiğinde 186 şubeyle Wimpy ve Mc Donalld’s’tan sonra sonra ülkenin üçüncü büyük zinciriydik. Bizim toplumdan pek çok çalışana kendi mekanını açmasına vesile olduk...”
Star Catering’in dağıtımını yaptığı ürün yelpazesi ve iş kapasitesi artınca, ekonomik olmadığı gerekçesiyle kendi franchise vermekten vazgeçtiklerini anlatan Gültekin, 2001’de “Unit 6-8 Forest rading Estate Priestley Way, Walt-hamstow E17 6AL” adresinde bugünkü 50 bin square feet genişliğindeki merkezlerine geçtiklerini ve 2012’de Brighton’da 25 bin square feet büyüklüğünde dağıtım deposu kurduklarını söylüyor.
Gültekin, sorumuz üzerine Star Catering’in 180 çalışanı, 40 dağıtım aracı, 30 sipariş ekibi, 2000’e yakın ürün yelpazesi ve 4 bine yakın müşteri portföyüyle sektörde ilk 10’da bulunduklarını belirtiyor.
Toplumun “catering” sektöründe yoğunlaşma tarihinin 1960 ve 70’lerdeki nam-ı diğer “Ali Usta” Salih Ali’ye uzandığını belirten Gültekin 2000’lere gelindiğinde kebap ve cafêlerde toplumun yoğunlaşmayı sürdürmesini de toplumda aile işletmelerinin sermaye biriktirmesine bağlıyor.
Gültekin “Tabii bunların yanı sıra İngiliz halkının damak alışkanlığında da değişiklik oldu” diyerek dönerin popüler olmasını şöyle anlatıyor:
“Türkiye’ye turist olarak giden İngilizler Türk mutfağı ile tanıştı. Örneğin ‘dönerin sağlıksız sarhoş yiyeceği’ ya da ‘sıcak ateş altında ısınıp soğumasının bakterilere neden olacağı’ savları sağlık uzmanları ve sık yapılan denetimlerde çürütüldü. Dönerin aklanmasının yanı sıra sağlıklı beslenmenin önem kazanarak İngilizlerin geleneksel yiyeceği yağda kızartılan ‘fish&chips’in popülaritesini yitirmesi ile balığın daha pahalı olması da önemli sayılır. Ayrıca pub geleneğinin yerini gündüzleri de açık olan ve aile mekânı cafêlere bırakmasının da etkisi eklenebilir.”
BK’de 70 bin çalışanı olan 20 bine yakın kebapçı olduğunun tahmin edildiğini belirten işadamı, “Bu rakamı doğru kabul edersek ülkedeki bütün fish&chips cafêlerinin 2, McDonalds ve Kentucky Fried Chicken şubelerinin toplamının 13 katı ediyor. Sanırım kebapçıların yüzde 80’inden fazlası bizim toplum üyesidir. Cafê sektöründe ise ‘fish& chips’leri Rum kökenli, ‘burger cafêleri’ni ise genellikle bizim toplum üyeleri çalıştırıyor” diyor.
Gültekin, 1991’de Londra’daki Kıbrıs Türk Ticaret Odası (Cyprus Turkish Chamber of Commerce UK- CTCC) ve 1990’ların sonunda Mustafa Kemal Derneği’nin kurucuları arasında. Kendisini “Sürekli öğrenen birisiyim” diye tanımlayan Gültekin, aracında da ekonomi gazeteleri dijital olarak dinleyerek zamanını iyi değerlendirmeye çalıştığını söylüyor.