CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, Doğu Akdeniz’deki son gelişmelere ilişkin; "Türkiye’nin bölgedeki etkinliğini güçlendirmek adına deniz güvenliği alanındaki eğitim ve iş birliği imkanlarını hem NATO’da hem de uluslararası platformlarda daha güçlü bir şekilde anlatması gerekiyor. Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin çıkarlarını korumak ve dengeleri gözetmek için sürekli bir hazırlık ve iş birliği içinde olmamız gerekiyor. CYCLOPS gibi projeler bölgedeki hassas dengeleri daha da kırılgan hale getirebilir" dedi.

CHP Milli Savunma Politikalarından Sorumlu Gölge Bakanı Yankı Bağcıoğlu, Doğu Akdeniz’deki son gelişmelere ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, ABD ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY) ortaklaşa hayata geçirdiği CYCLOPS projesini değerlendirdi. Bağcıoğlu, şunları kaydetti:

"ABD ve GKRY arasında Kıbrıs Kara, Açık Deniz ve Liman Güvenliği Merkezi (CYCLOPS) adı altında başlatılan proje, bölgedeki dengeleri doğrudan etkileyebilecek bir gelişme olarak karşımızda duruyor. Bu merkezde liman ve deniz güvenliğine dair eğitimlerin yanı sıra kaçakçılık, terörle mücadele ve kitlesel imha silahlarının yayılmasının önlenmesi gibi konularda teorik ve uygulamalı eğitimler verilmesi planlanıyor. Ancak bu proje yalnızca eğitimle sınırlı kalmayıp, ABD’nin GKRY ile askeri iş birliğini güçlendirme ve Doğu Akdeniz’deki etkisini artırma amacı taşıyor. Bu adım, GKRY’nin savunma ve deniz gözetleme kapasitesini yükselterek bölgedeki dengeleri Türkiye aleyhine değiştirebilecek sonuçlar doğurabilir. Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) için bu girişimi yakından takip etmek ve gereken tedbirleri almak bir zorunluluktur.”

"DOĞU AKDENİZ’DEKİ VARLIĞIMIZI KORUMANIN YOLU HEM DİPLOMATİK HEM DE ASKERİ ANLAMDA PROAKTİF ADIMLAR ATMAKLA MÜMKÜN"

Bağcıoğlu, Türkiye’nin NATO akreditasyonuna sahip Deniz Güvenliği Mükemmeliyet Merkezi’ne de dikkat çekerek, “Türkiye, bu merkez ile deniz güvenliği alanında uluslararası standartlarda eğitim veren bir ülke konumunda. Ancak elimizdeki bu stratejik imkânı daha geniş bir şekilde değerlendirmemiz gerekiyor. Bölge ülkeleriyle iş birliği fırsatlarını artırmalı, ortak eğitim ve tatbikatlarla bu merkezin imkanlarını daha görünür hale getirmeliyiz. Doğu Akdeniz’deki varlığımızı ve etkinliğimizi korumanın yolu, hem diplomatik hem de askeri anlamda proaktif adımlar atmakla mümkün olacaktır” dedi.

"DOĞU AKDENİZ’DE TÜRKİYE’NİN ÇIKARLARINI KORUMAK VE DENGELERİ GÖZETMEK İÇİN İŞ BİRLİĞİ İÇİNDE OLMAMIZ GEREKİYOR"

CYCLOPS gibi projelerin bölgedeki dengelere etkisinin sadece güvenlik ile sınırlı kalmayacağını, bunun siyasi yansımalarının da olacağını belirten Bağcıoğlu, “ABD’nin GKRY ile olan iş birliği, Kıbrıs meselesinde uluslararası dengeleri değiştirebilecek bir potansiyel taşıyor. Türkiye, KKTC ile tam bir koordinasyon içerisinde hareket etmeli ve Doğu Akdeniz’de haklarını korumak için aktif bir strateji geliştirmelidir. Bunun yanı sıra, Türkiye’nin bölgedeki etkinliğini güçlendirmek adına deniz güvenliği alanındaki eğitim ve iş birliği imkanlarını hem NATO’da hem de uluslararası platformlarda daha güçlü bir şekilde anlatması gerekiyor. Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin çıkarlarını korumak ve dengeleri gözetmek için sürekli bir hazırlık ve iş birliği içinde olmamız gerekiyor. CYCLOPS gibi projeler bölgedeki hassas dengeleri daha da kırılgan hale getirebilir. Bu nedenle Türkiye’nin deniz güvenliği ve savunma politikalarını güçlü bir şekilde sürdürmesi ve bölgede adil bir dengeyi savunmaya devam etmesi şarttır” dedi.