AKEL’li eski Avrupa Milletvekili Niyazi Kızılyürek İsrail ile geliştirdiği ilişkiler nedeniyle Güney Kıbrıs’a “bundan sonra olacaklardan endişeli olduğunu” kaydetti.
Haravgi’ye verdiği özel söyleşide bölgesel gelişmeleri değerlendiren Kızılyürek Rum politikasının, Türkiye’yi dışlamak hedefiyle İsrail etrafında dönmeye başladığına dikkat çekti.
Güney Kıbrıs-İsrail yakınlaşmasının Türkiye-İsrail ilişkilerinin en soğuk olduğu 2012’de Filistinlilerden yana olan Dimitris Hristofyas döneminde başladığını belirten Kızılyürek, Benjamin Netanyahu’nun Nikos Anastasiadis döneminde Güney Kıbrıs’la birçok anlaşmaya imza attığını hatırlattı.
Aynı dönemde ABD Başkanı Donald Trump’ın Yunanistan-Güney Kıbrıs-İsrail eksenini kurmaya başladığını ve Trump’ın politikasının Türkiye’nin dışlanması üzerine inşa edildiğini söyleyen Kızılyürek bugün Güney Kıbrıs’ın NATO üyeliğinin konuşulmaya başlandığını ancak ana eksenin yine Güney Kıbrıs-İsrail olduğunu söyledi.
Kızılyürek “beni endişelendiren, Türkiye’yi Doğu Akdeniz’den ve enerjiden dışlayabileceğimiz yanılgısına düşmemizdir. Bu, Kıbrıs’ı daimi bölünmeye götüren bir reçetedir.” ifadesini kullandı. Bu politikanın Kıbrıs sorununun çözümüne yardımcı olmayacağını da belirten Kızılyürek özetle şunları söyledi:
“İsrail ile ilişki Crans Montana’da bize yardımcı oldu çünkü İsrail Türkiye’nin dışlanmasından yana idi ancak bu çözüm reçetesi olmadı. Kıbrıslı Türklerin eşit siyasi şartlarla federal hükümete katılması İsrail açısından bölgede Türkiye’nin rol oynayacağı anlamına gelir. İsrail bunu istemez. Bu politika devam ederse ciddi sorunlarımız olacak. AKEL Başkan’a enerji konusunu incelemeyi önermekle doğru yapıyor. Esas burada saklı, Washington vb ile pozisyonumuzu güçlendirip güçlendirmeyeceğimizde değil.”