Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği, "Kırmızı koltuğun" ilaçtan daha değerli olduğu bir dönemden geçildiğine dikkat çekti.

Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği, koltukların sağlığı ile değil, toplumun sağlığı ile ilgilendiklerini belirterek, "İlaç Erişimi Krizi ve KKTC’nin Sağlıkta Bağımsızlık İhtiyacı Üzerine Son dönemde yaşanan gelişmeler, ilaç sanayisi ve piyasasındaki yapısal sorunları gözler önüne her zamanki gibi tekrardan sermektedir" açıklamasını yaptı.

Türkiye’de en son Aralık 2023 tarihinde ilaca gelen yüzde 25 zam ile ilaç kurunun 17.5483 TL olarak belirlendiğini hatırlaran Eczacılar Birliği, "Belirlenen tarihten bu yana Türkiye’de ilaca zam gelmemesinden ve Euro kurunun her geçen gün TL karşısından değer kazanmasından dolayı, belirlenen ilaç kuru ile reel Euro kuru arasında makas ciddi oranda açılmış ve ilaç sanayicilerinin ciddi oranda zarar etmesine vesile olmuştur" ifadelerini kullandı.

Bu durumun ise yeterli zam yapılmadığı gerekçesiyle ilaç arzını kısıtladığını, hem Türkiye iç piyasasında ilaç temininde sorunlara yol açtığını hem de yurt dışına yönelik ihracatın sınırlanmasına neden olduğu vurgulandı.

"GÜNDEMİ KOLTUK KAVGALARI İŞGAL ETMEKTE"

Benzer şekilde, İngiltere’de bazı ağrı kesici gruplarında kendi iç tüketimini karşılamak amacıyla çeşitli kalemlerde ihracatın durdurulduğuna dikkat çeken Eczacılar Birliği, "KKTC’ye baktığımızda ise gündemi ne yazık ki koltuk kavgaları işgal etmekte; ülkemiz, vatandaşlarının sağlık ihtiyaçlarına yönelik çözüm üretecek somut adımlar atmaktan uzak görünmektedir" değerlendirmesini yaptı.

Eczacılar Birliği'nden yapılan açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:

"Oysa ki, bu sorunların tek kalıcı çözümü, sayısız kez dile getirdiğimiz KKTC’nin kendi ilaç ihtiyacını karşılayabilecek yerli üretim kapasitesine sahip olmasıdır. Kendi vatandaşımıza yetecek miktarda ilacı üretebilen bir sağlık sistemi hem arz güvenliğini sağlayacak hem de dışa bağımlılığı azaltarak sağlıkta sürdürülebilirliği destekleyecektir.

Biz eczacılar, bu sorunları yıllardır dile getirmekte ve çözüm önerileri sunmaktayız. Ancak görüyoruz ki, ülkemizde koltukların sağlığı, insan sağlığından daha fazla önemsenmekte.

Bizler, sağlık profesyonelleri olarak, koltukların sağlığı ile değil; toplumun sağlığı ile ilgilenmekteyiz.

İlaç erişimindeki bu krizler, sağlığın temel bir insan hakkı olduğunu bir kez daha hatırlatmaktadır.

Yetkilileri, halkın sağlık ihtiyaçlarını ön planda tutmaya ve bu konudaki çözümleri hayata geçirmeye davet ediyoruz.

Sağlık hizmetlerinin sürdürülebilirliği ve vatandaşlarımızın sağlık haklarına erişimi için gerekli adımların atılması gerekmektedir.

KKTC’nin kendi ilaç üretim kapasitesini artırarak, kendi kendine yeter hale gelmesi artık bir zorunluluktur.

Aksi halde dışa bağımlılık artacak ve vatandaşımızın ilaca erişimi gün geçtik sonra daha da kriz hale gelecektir.

Doğru politikalar, mantıklı ve doğru adımlar bekliyoruz!

Unutmayın, biz eczacılar sizlerin EN YAKIN SAĞLIK DANIŞMANIYIZ!

Saygılarımızla"