KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş, ülkedeki rüşvet olaylarıyla ilişkili imtiyazların olduğunu ve partizanlık haberlerinin gazete manşetlerinden düşmediğine dikkat çekerek, “Ülkeyi yöneten bazı kişilerin de bu olaylarla anılması çürümüşlüğün temsilidir.” ifadelerini kullandı. Maviş, "Vatandaşların can ve mal güvenliği, her türlü politik hesabın üzerinde tutulmalıdır" dedi.

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Burak Maviş, yazılı açıklama yaptı.

KTÖS Genel Sekreteri Maviş, siyasetle ilişkili usulsüzlüklerin, yolsuzlukların, rüşvet olaylarının, imtiyazların olduğunu ve  partizanlık haberlerinin gazete manşetlerinden düşmediğine dikkat çekerek, “Ülkeyi yöneten bazı kişilerin de bu olaylarla anılması çürümüşlüğün temsilidir” ifadelerini kullandı.

Maviş, hükümetin yozlaşma hali ile birlikte artan kriminal vakaların ve derinleşen güvenlik krizindeki sorumluluklarını yerine getirmede ciddi bir yetersizlik sergilediğini belirtti.

Vatandaşların, günlük yaşamlarında artık sürekli bir tehdit altında olduğunu, can ve mal güvenliği konusunda derin endişeler taşıdığını belirten Maviş, ”Bu durum sadece bireylerin değil, toplumun bütününün huzurunu bozmakta, güvenlik algısını temelden sarsmaktadır” dedi.

Maviş’in açıklamasının devamı şöyle:

“Ülkeye giriş ve çıkışların denetiminde, nüfus politikasında, suç ve suçlularla mücadelede daha kararlı bir duruş sergilenmesi açık bir ihtiyaç olmasına rağmen, Bakanlar Kurulu mahkumiyet almış kişilerin bile ihraç kararını durduran veya ülkeye geri alan bir makama dönüşmüştür.

Vatandaşların can ve mal güvenliği, her türlü politik hesabın üzerinde tutulmalıdır.

Kurumlara, siyasete güven kalmamışsa;

Yolsuzluklar, ayrıcalıklı tutumlar ve partizanlık değer yargılarının önüne geçmişse;

Vatandaş eğitim, sağlık ve kamusal hizmetlere yeterince erişemiyorsa;

Temel gıdaya ulaşma da güçlük çekiyorsa, geçim derdindeyse;

Ve vatandaşın can ve mal güvenliği kalmamışsa;

Toplumun hak ettiği huzur ortamını yeniden tesis etmesi için artık şapkayı öne koyun ve gidin!”