Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, hükümetin eğitimle ilgili aldığı başörtüsü düzenlemesi hakkında açıklamalarda bulundu. Arıklı, laiklik ve laikçilik kavramları üzerinden değerlendirmelerde bulunarak, Türkiye’de geçmişte laikliğin yanlış anlaşıldığını ve uygulandığını savundu.
Arıklı, laikliğin din ve devlet işlerinin ayrılması anlamına geldiğini ancak bazı kesimler tarafından bunun laikçiliğe dönüştürüldüğünü belirtti. “Laikçilik, laikliği dinsizlik olarak tanımlayıp dindarlar üzerinde baskı kurmak ve onların özgürlük alanını kısıtlamaktır” diyen Arıklı, Türkiye’de bir dönem devletin dini kontrol altına almak için adımlar attığını ancak zamanla inanç özgürlüğü alanının genişlediğini ifade etti.
Kuzey Kıbrıs’ta da benzer bir durum yaşandığını dile getiren Arıklı, 1974’ten sonra sol sendikalar ve partilerin laiklik adına dini özgürlükleri kısıtlama anlayışına yöneldiğini öne sürdü. Başörtüsü düzenlemesine yönelik eleştirileri değerlendiren Arıklı, “Bakanlar Kurulu, inancı gereği başını örtmek isteyenlere bone kullanma hakkı tanıdı. Ancak bu düzenleme üzerinden bazı kesimler tarafından eleştiriliyoruz” dedi.
Arıklı, Güney Kıbrıs’ta başörtüsünün anayasal bir hak olarak tanındığını hatırlatarak, “Rum Milli Eğitim Bakanı, bir okulda başörtüsü yasağı koyan müdürü görevden aldı. Peki, federasyon kurulduğunda Hristiyan Güney’de serbest olan başörtüsü, Müslüman Kuzey’de yasak mı olacak?” ifadelerini kullandı.
Arıklı, laiklik ilkesine bağlı kalınırken bireysel inanç özgürlüğüne de saygı gösterilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Özgürlüklerin yaşanabilmesi için federasyon mu istemeliyiz?” sorusunu gündeme getirdi.