Damla Dabis ile Açık Açık programının konukları Asgari Ücret Tespit Komisyonu Üyesi Hür –İş Başkanı Ahmet Serdaroğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Eski Müsteşarı İsmet Lisaniler, Bağımsızlık Yolu Mali Sekreteri Münür Rahvancıoğlu asgari ücret konusunu masaya yatırdı.
Asgari ücret ve ekonomik politikalarının protesto edilmesinin ardından hükümetin sessizliğe gömüldüğünü kaydeden Serdaroğlu, Çalışma Bakanı Sadık Gardiyanoğlu’nun ise “hafta sonu işçi ve işveren tarafalar ile görüşeceğim” ifadelerine karşılık görüşme yapmadığını da ekleyerek neden kendileriyle temasa geçilmediğini de sordu.
Hür –İş Sendika Başkanı Ahmet Serdaroğlu asgari ücret ile ilgili son durumu Kanal T izleyicilerine duyurdu. Yaşananları hayretle izlediklerini aktaran Serdaroğlu, yeni belirlenen asgari ücretin tespit komisyonuna iade edildiğini resmi bir karar olmasa da Perşembe Günü yeniden görüşme olacağına dair fısıltıları duyduklarını kaydetti.
Öte yandan TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın KKTC’ye Kalkınma Planı lansmanı için geleceğini aktaran Serdaroğlu, “Bu memlekette yüzde 11.12’lik hayat pahalılığın gerçekliği bile tartışılırken bunu dahi vermeyen bir hükümet hemen arkasından birçok ürüne zamlarla verdikleri hayat pahalılığını da fazlasıyla alıyor. Bugün asgari ücrete yüzde 7.5’lik bir artış olacak diğer yandan Kalkınma Planı lansmanı yapılacak. Hükümetin böyle bir davet vermesine sevinmek isterdim ama bana neyin kalkınma planını gösterecek? Her şey ortada biz kalkınmaya değil batışa doğru gitmekteyiz” dedi.
Asgari ücretin 1 Ocak tarihinden itibaren geçeri olması gerektiğini kaydeden Serdaroğlu, v ergide ciddi bir kaçak olduğunun sigortalardan da belli olduğunu söyledi. Bakan’ın “Bu memlekette kaç kişinin asgari ücret aldığını tespit edemeyiz sigortalara baktığımızda yüzde 70‘inin asgari ücret aldığı gözükse de o kadar asgari ücret aldığı görülmektedir. Bir profesörün dahi maaşı asgari ücret gözükmektedir” ifadelerini hatırlatarak “Kimlerin sigortaları zarara uğrattığını kimlerin emeğinin çalındığını da biliyorlar” dedi.
SERDAROĞLU: “BU YAŞANANLARI UNUTTURMAMAK İÇİN ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ”
Asgari ücret komisyonu toplanmadan önce Başbakan Ünal Üstel ve bazı işverenlerin bir araya geldiğini iddia eden Serdaroğlu, “Başbakan’ın asgari ücret belirlenmeden önce işveren ile görüşmeler oldu. Kıbrıs küçüktür kapalı kapılar arkasında yapılan görüşmeler hiçbir zaman gizli kalmaz. Başbakan ile olan görüşmede yüzde 8’de anlaştılar sanırım müsteşarın haberi yoktu yüzde 7.5 ta anlaşıldı. Masada da hallerine güldüm neden güldüğümü sorduklarında halinize gülüyorum vatandaş sizin gerçek yüzünüzü görüyor. Kaybedenin zaman içinde asgari ücretlinin değil kendileri olduğunu koltuğun aslında bir güç olmadığını o koltuktaki varlık sebebini vatandaş onlara hatırlatacak. Biz de bunu unutturmamak için elimizden geleni yapacağız. En fazla bir yıl daha bu eziyeti çekeceğiz biz de mücadele etmeye devam edeceğiz” ifadelerine yer verdi.
LİSANİLER: “HAYAT PAHALILIĞI ASGARİ ÜCRETİN TEK BELİRLEYİCİSİ OLMAMALI
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Eski Müsteşarı İsmet Lisaniler ise asgari ücret belirleme kriterlerine dikkat çekerek, “Hayat pahalılığı asgari ücretin ana belirleyicisi olmamalıdır. Asgari ücret bir ailenin temel giderlerini insanca karşılayabileceği bir ücrettir. Asgari ücret toplantılarında yapılması gereken ekonomik, sosyal ve geçim endeksi kriterleri dikkate alınarak enflasyon ve yıl içindeki artışlar da dikkate alınarak belirlenmelidir. İşe yeni başlayan ve niteliği olmayan kişilere verilen ücret asgari ücrettir. Birçok ülkede asgari ücret iki tanedir. Ücretin işçi kalitesine göre artması gerekir. Ülkemizde ise asgari ücret ödemesi yüksektir. Çalışanın eğitim ve becerileri asgari ücret üzerinde belirlenmesini gerektirir. Asgari ücretin tartışılma nedenlerine baktığımızda piyasadaki fiyatların artışıdır. Asgari ücretin pazarlık unsuru olmaktan çıkarılması gerektiğini düşünüyorum. Gerçeklere dayalı istatistiklerle gerekçeleriyle birlikte asgari ücret saptanmalıdır” dedi.
RAHVANCIOĞLU: SADECE ÜCRETİ ARTIRMAK BİR ÇÖZÜM DEĞİL
Bağımsızlık Yolu Mali Sekreteri Münür Rahvancığolu, asgari ücretlinin hakkı için mücadeleye devam edeceklerini kaydederek, “Asgari ücretin artması için mücadelemize devam ediyoruz. Emek hareketi ancak bölünerek idare edilebilir. Çünkü emekçiler bir toplumun ezici çoğunluğudur. Emekçilerin sırtından hayatlarını kazananlarsa o toplumun çok küçük bir azınlığıdır. O nedenle bir azınlığın çoğunluğu yönetmesi için onu bölmesi gerekir bu anlamda kamu özel ayrımı da bu toplumda yıllardır oynanan kartlardan biridir. Olması ve nitelikli bir yaşam için herkesin yukarda buluşmasıdır. Ceza ve haçların asgari ücretin üzerine yığılmaması gerekir. Asgari ücret asgari ücretliyi taşıyamıyor devletin sorunları mı taşıyacak? Başka yöntemlerde vardır kullanılabilir. 2 -3 kişi çalıştıran esnafla bin işçi çalıştıran patron da bir asgari ücret ceza alıyor. Trafikte de pahalı araç kullanan ile işe gitmek için imkansızlıkla hurda bir araç alan kişiye de aynı cezayı yazıyorsun. Birinin dişinin kavuğuna bile gitmezken diğerini o ceza öldürür. Sendikasızlık özel sektörde ciddi bir sorundur. Sesi çıkmayan sorunları ifade dahi edilmeyen özel sektör emekçisinin sendikalaşması bir adım olacaktır. Bu hayata geçene kadar da asgari cüretin en düşük kamu maaşına eşitlenmesinin de nefes aldıracak bir araç olduğunu düşünüyoruz. Sadece ücreti arttırmak bir çözüm değildir” diye konuştu.
