Rum basınında bugün yer alan bir haberde,

Türk tarafının diplomatik araçlar kullanarak İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) gibi bölgesel örgütler aracılığıyla KKTC’nin düzeyini yükseltmeye dair çabalarının, Avrupa’da üst düzeyde güçlü tepkilere neden olduğu ileri sürüldü.

Politis gazetesi, “Sahte Devlet İçin AB-Türkiye Bras de Fer’i (Bilek Güreşi)- Derin Hayal Kırıklığı” başlıklı haberinde bu tepkilerin BM huzuruna da taşındığını iddia etti.

AB’nin Polonyalı temsilcisinin BM Genel Kurulu’nda takındığı tavrın bunun göstergesi olduğunu öne süren gazete, AB’nin Polonyalı temsilcisinin İslam İşbirliği Teşkilatı’nın Kıbrıs’la ilgili eylem planında yer alan ve BM Genel Kurulu ile Güvenlik Konseyi’nin hükümleriyle uymayan ifadelerle ilgili “derin hayal kırıklığı” ifade ettiğini iletti.

ΑΒ ve AB’nin Polonyalı temsilcisinin tepkisine neden olan İİT eylem planındaki ifadelerin BM Güvenlik Konseyi’nin 541 ve 550 sayılı kararlarıyla çeliştiğini iddia eden gazete, AB’nin bu çerçevede İslam İşbirliği Teşkilatı’nı, BM tüzüğü ve uluslararası hukuk yanı sıra BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs sorununun çözümü için üstlendiği çabaları zayıflatacak tezler benimsemekten kaçınmaya çağırdığını öne sürdü.

Kuzey Makedonya, Ukrayna, Moldovya ve Karadağ’ın da AB’nin açıklamasıyla aynı hizada olduklarını belirten gazete, BM Genel Kurulu’nun 39’uncu toplantısının gündeminde BM’nin uluslararası örgütlerle iş birliğinin de bulunduğunu, BM ile İİT iş birliğine dair kararın oy birliğiyle kabul edildiğini kaydetti.

Gazete, ismi belirtilmeyen AB’nin Polonyalı temsilcisinin ise “AB ve üye devletlerin tekrarlanan güçlü itirazlarına rağmen İİT’nin 2025 yılıyla ilgili eylem planında, BM tüzüğüyle uluslararası hukuka saygı duyan BM Güvenlik Konseyi ve Genel Kurulu kararlarıyla tam anlamıyla tutarsız ifadelerin muhafaza edilmesinden ötürü AB’nin derin hayal kırıklığını bir kez daha ifade ettiğini” iletti.

AB’ye göre İİT’nin 2025 yılıyla ilgili programının Kıbrıs’la ilgili hükümlerinin BM Genel Kurulu ile Güvenlik Konseyinin mevcut ilgili hükümlerine, özellikle de BM Güvenlik Konseyinin 541 ve 550 sayılı kararlarına aykırı olduğu iddiasını yineleyen gazete, AB’nin Polonyalı temsilcisinin “söz konusu kararların Kıbrıs’ın işgal altındaki bölümündeki ayrılıkçı varlığın bağımsızlığının tek taraflı ilanını yasadışı ve geçersiz olarak beyan ettiği” iddiasında bulunduğunu aktardı.

Gazete, AB’nin tüm üye devletleri Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenliği, toprak bütünlüğü ve bağımsızlığına saygı göstermeye aynı zamanda hiçbir şekilde “ayrılıkçı varlığı” tanımamaya ve buna kolaylık sağlamamaya çağırdığını da iletti.

Gazete, AB’nin kararın kabul edilmesini engellemeden konuya müdahalede bulunma hareketinin, Yunanistan’ın da desteğine sahip olan Güney Kıbrıs’ın talebi üzerine gerçekleştiğini belirtti.

Editör: Pınar Gözek