21 Aralık Ruhu

21 Aralık'la başlayan hafta Kıbrıslı Türkler arasında Mücadele ve Şehitler Haftası olarak anılır.  1963 yılının 21 Aralık gecesi Lefkoşa’da Kıbrıslı Rumlarca Kıbrıslı Türklere karşı başlatılan ilk saldırı ve bunun sonucunda verilen ilk şehitler yakın Kıbrıs tarihinin en önemli aşamasının kilometre taşı niteliğindedir.

Saldırının ve buna karşı verilen mücadelenin nedeni, 1960 yılında Türklerle Rumların ortaklığına dayalı olarak kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti'ni ortadan kaldırmaktı. Kıbrıs Rum toplumu Kıbrıs Cumhuriyeti’ni ortadan kaldırarak asırlık idealleri olan Enosis’e ulaşmak yani adayı Yunanistan’a bağlamak amacındaydı.

1962 yılından başlayarak, Cumhuriyet anayasasını 13 maddede değişikliğe uğratarak hem Kıbrıs Türklerinin sahip olduğu eşitlik haklarını ortadan kaldırmak, hem de anayasayı dilediği gibi değiştirerek Enosisin önündeki hukuki engelleri yok etmek için Kıbrıs Türkleri ve garantör Türkiye’nin rızasını almayı denediler. 21 Aralık’a gelene kadar 1963 yılının bütününde bu rıza alma denemesi resmi olarak da yapıldı.

Elbet Kıbrıs Türkleri ve Türkiye bu girişime razı olmadı, onay vermedi.

İşte 21 Aralık gece yarısı Rumlarca başlatılan saldırı, rıza ile yapamadıklarını zorla yaptırma girişiminin kilometre taşıydı.

Rumlar sayıca Türklerden üç kat fazla olmalarına, Cumhuriyetin silah gücünü ellerinde bulundurmalarına güvenerek, kısa sürede amaçlarına ulaşacaklarını düşünmüştü.

Tabii, kağıt üstünde ayrıntılarıyla planladıkları ve Yunan destan kahramanı Akritas’ın adını verdikleri plan sahada gerçekleşemedi. O geceden başlayarak 1964 yılında adanın neredeyse her tarafında yürüttükleri saldırılara Kıbrıs Türkleri topyekün bir direnişle karşı koydular.

Kısa sürede bir yıldırım harekatı ile başarıya ulaşma planına karşı, topyekün bir direniş harekatı ile 11 yıl karşı konuldu. Evlerinden,  bağlarından, bahçelerinden, işlerinden, yaşamlarından feragat edip eli silah tutan herkes direniş cephesinde üstüne düşeni yaptı. Direnişte, ilk gecenin şehitlerine süreç içerisinde dahaları da eklendi. Kalanlar topyekün gazi oldu.

Tarih, elbet geriye bakılarak övünmek için hatırlanmaz. Ama, 61 yıl sonra bugünden o günlere dönüp bakarken hatırlanacak birkaç ders olduğu da muhakkaktır.

Derslerden birincisi, aslında Rum komşularımızın hatırlaması gereken ana derstir: Kıbrıslı Türkler, bu adada sizinle eşittir, canını verir, her şeyden vaz geçer ama bundan ödün vermez.

İkinci ders, bizim tarafın hatırlaması gereken ana derstir: 21 Aralık ruhu dediğimiz, toplumsal amaçlar için çalışma, gerekirse canını bile verme mücadelesinin adıdır.

Özellikle, toplumsal amaçlar için çalışmayı unutan siyaset sınıfı mensuplarına bunu hatırlatabilecek en temel tarih 21 Aralık’tır. Onlar bunu hatırladıkça, verilen onca şehidin ruhları da yeniden şad olacaktır.